9 Şubat 2020 Pazar

3. yazı: Susmak

Çocuklara konuşmaktan önce susmayı öğretsek daha iyi olmaz mı?

Biran önce konuşsun diye kendimizi yiyip bitiriyoruz. Ne gerek var?

Sonra büyüyorlar ve susturmaya çalışıyoruz.

'Doğru konuş!'

'Büyükle öyle konuşulmaz!'

'Sana söz verilmeden birşey söyleme!'

Ve daha neler.

Çocuk da şaşırıp kalıyor.

'Beni böyle zorla konuşturmaya alıştırttın, şimdi de zorla susturuyorsun' diye düşünüyor ve bizim dengesizliğimize şaşırıyor.

Ama zamanla buna da 'alışıyor'.

Onlara birşeyi öğretmeye çalıştığımızda, bir yetiye sahip olmaları için zorladığımız zaman bizi pek de ciddiye almıyorlar.


Ve en kötüsü de büyüyünce o da kendi evlatlarına aynısını yapıyor.

'Zorla Konuşturma' ve 'zorla susturma' kısır döngüsü devam ediyor yani.

Demek ki, öyle rastgele çocuk yetiştirilmez.

İnsanın en önemli özelliği olan konuşmayı bile doğru dürüst öğretmedikten sonra o çocuğa iyilik değil kötülük yapmış oluyoruz.

Unutmamak gerekir ki, yanlış eğitilmiş birisini sonradan 'düzeltmek' sıfırdan eğitmekten daha zordur.

Başka birşey de, gerekli gereksiz her yerde konuşan insanlar, gerektiği zaman konuşamıyorlar. Suspus kesiliyorlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Değerli Yorumlarınızı Bekleriz.